Baslik sizi yaniltmasin burada sadece hayvanlara iliskin bilgiler degil; ele aldigim hayvanlarin bende cagristirdigi dusunce ve duygular da yer aliyor.
HAYVANLARUS
AKBABA: En igrenc hayvanlardandir bunlar. lesle beslenirler. Bunlarda da ne mide var kardes, ne bulsalar yiyorlar. Bunlardan bir kismi 'baba' olmanin verdigi avantajla Turkiye'de siyasi bir parti kurmak istemisse de, yetkili makamlar, yamyamliktan sabikali olduklari anlasilinca bunlara red cevabi vermistir. Akbabalarin baslari ciplak ve kursaklari da buyuktur. Zaman zaman peruk satin almak icin kente inseler de, ucarken meydana gelen hava akimindan dolayi bunlara peruk dayanmaz dogrusu. Kursaklarinin buyuk olmasi ise, onlari genelikle yasa disi islere itmektedir. Biz insanlardaki 'kader' kurbanlari gibi, bunlar da bir nevi 'gen' kurbanlaridir. Yeryuzunde yemek secmeyen bir canli turu varsa, o da akbabalardir diyebiliriz: Les, diski, icki, kaplumbaga tasi, fil kulagi, kerpeten, decoder, inek memesi, tirtil yuvasi, asla yelesi, armudun sapi, incirin cekirdegi, uzumun sarabi, karpuzun kelegi, paspasin pasi, kantrplagin plagi, tespihin imamesi, caminin minaresi, kilisenin cani, papatyanin yagi, zurafani boynu, esegin kuyrugu belli basli yiyecekleri arasindadir. Ask hayatlari ise soylememe gerek yok cok pistir, ogggk'tur. Herhangi bir yerde gordugunuz takdirde yolunuzu degistirmeniz tavsiye edilir.
AMIP: Ders kitaplarinda bizden degisik canli turlerinden belki de ilk ogrendiklerimizin basinda gelir. Tek hucreli canlilar olarak belleriz biz onlari. Tek hucreli olmalari baimindan sahsen bunlara canli diyesim bile gelmiyor. Tek hucreyle yasasa ne olur yasamasa ne olur. Tek hucreylen Gulhane Parki'na piknige gidilmez. Ne var ki hikmetinden sual olunmaz Mevlam, yaratmis onu bir kere... Belki bos bir anina denk geldi bilemiyorum. Ben bunlara tek hucreli deyip kucumsuyorum ama, bu zibidiler insanda dizanteriye bile yol aciyormus. Kucuk olmanin kompleksiyleyapiyorlar tabi bunu. Allah'tan ilacini bulduk da fazla sisinemiyorlar. Bunlarda kiskandigim en onemli ozellik ise sudur; biz insan olarak 40 yilda bir deniz-meniz gorurken, bunlar tatli su ve gollerin diplerinde yasarlar. Tek hucreliler ama beyinleri zehir gibi masallah, iyi yere dukkan acmis koftehorlar. Ask hayatlari renkli bir canli turu degildir; kendi kendine bolunur durur bunlar. Karsi cins nedir, nasil ayartilir haberleri bile yoktur.
ARILAR: 12 bin turu olan bu canlinin, biz iki turunu biliyoruz: Balarisi ve ANAP. Bu parti neden sembol olarak bu canliyi secmistir bilemiyorum dogrusu. Soktugu icin mi, yoksa bal yaptigi icin mi?.. Bu konuda referandum yapilsa sanirim pek ferahlatici bir sonuc cikmaz.
Arilarin boylari 1 ile 3 cm arasinda degisir. Bu demek oluyor ki asla basketbolcu olamazlar. Hatta futbolcu bile olamazlar. Olsa olsalar cam civisi olurlar. Gelismeleri ise su sirayi takip eder: Giris, gelisme ve sonuc!..
Yogun bir is yasamlari olan arilarin ask yasamlari cok viziltili ve can yakicidir. Ciftlesme mevsiminde ortaliklarda gorunmemekte buyuk yarar vardir. Burnunuzun ucuna bir igne saplanmasini istemezsiniz sanirim.
ATLAR: Otcul ve toynakli bir canli turu olan bu hayvanin gecmisi 40-50 milyon yil oncesine kadar gider. Buradan da belli ki soylu hayvanlar bunlar. Cok kuvvetli bir yapilari ve bacaklari oldugundan tarih icinde evcillestirilmeleri kopekler ve ineklerden sonra olmustur. Kopekler bir parca kemikle, inekler bir tutam otla evin yolunu tutmus fakat atlar, insani gorur gormez topuklamistir. Ne var ki, bu kacis eninde sonunda yakalanmasiyla nihayete ermistir. Yakalanmakla birlikte, gene de arada bir insanoglunun bogrune tekme atmayi da hic ihmal etmemislerdir.
Biz Turkler olarak atin etinden, altilisindan ve ganyanindan yararlaniyoruz ama her konuda oldug gibi Avrupa, bu konuda da bizden cok ileridedir. Avrupalilar ati, hazir yiyeceklerde, dericilikte, dosemecilikte, astarlamada, siltelemede, keman yaylarinda da kullanir. Ati o kadar cok kullanirlar ki, bir milletvekili ya da senator yapmadiklari kalir.
Atin yavrusuna tay, yeni dogmus yavrusuna kulun, erkek ata aygir, disisine kisrak, burulmus erkek ata igdis, kosum atlarinnin erkegine beygir, disisine goluk denir. Buna ilaveten atin gayrimesru iliskisinden dogan cocuguna katir, amcaogluna esek, genetik bozunuma ugramis turune Zebra, boyu uzun olanina Zurafa, parti kuranina Kirat denir. Atin enterasan bir versiyonunun adi da tirat'tir. Bunlar genellikle tiyatroculukta kullanilir.
Atlar uce ayrilir: Binek ati, yuk ati, midilli. Binek atlarindan en meshurlari ise Arap Ati ve Ingiliz Ati'dir. Buradan da anliyoruz ki, onlarin da milliyetleri var ve istedikleri zaman devlet kurmak amaciyla yikici ve bolucu faaliyetlere girisebilirler. Bu nedenle butun devletlerin bu turden eylemlere hazirlikli olmasi cok yerinde olur.
Atlarin ask hayati o kadar ilginctir ki, sinemacilarin bile ilgisini cekmis olup, porno filmlerde bol bol kullanilmislardir. Bu tur filmlerde atlari insanlarla ciftlestirip kaslari guclu bir nesil elde etme cabalari ise hep husranla neticelenmis olup, bu tur iliskilerden verim almak mumkun olmamistir.
BAKTERI: Iyi bilmiyorum ama bunlar da hayvan sayilir sanirim. Bildigim kadariyla bunlar da, ayni amipler gibi ufak-tefek bocukumsu seylerdir. Ansiklopedide resimlerine baktim da, ben ressam olsam, bunlardan 50 tanesini tuvalin uzerine serpistirsem Resim Oscari'ni alirim vallahi. Tabi bu resimlerin Nu olamayacagi cok aciktir.
Bakteriler bence cok makbul bir hayvan olmamakla birlikte, bunlari inceleyen bir bilim dali bile vardir: Bakteriyoloji. Bir sikimlik cani olana bu bir gidimlik seyleri bilim neden inceleyip de zaman harcar anlayabilmis degilim. Ben olsam bu hayvanlara hic ilismem. Zaten belali seyler.Yararli olanlari da var biliyorum ama fena olanlari insanin bogazina bir yerlesti mi gitmek bilmiyor. Ondan sonra iki gram antibiyotik icin bir suru milyon para ver de iyilesmeyi bekle!.. Evet evet, boyle de masrafli bu cibilliyetsizler. Hic rizaniz olmadigi halde vucudunuz bir yerini isgal ediyorlar, sonra onlari oradan cikartmak icin ugras dur. Ustelik bunlarin vucuttan tahliyesi icin daha ucuz bir yol olan hukuk yoluna da basvuramiyorsunuz; illa ki tonla ilac alacaksiniz. Kaldi ki, bazen o kadar ilacin bile faydasi olmaz...
Ask hayatlarina gelince; mikroskop altinda gordugum kadariyla bunlar cok fingirdek hayvanlar. Viagra mi aliyorlar nedir, her zaman kipir kipirlar ve hareket halindeler.
BOKBOCEGI: Allah sizi inandirsin, bir ansiklopedide tesadufen gormesem, yeryuzunde boyle bir hayvanat olacagina hic inanmazdim. Huzurlarinizda bu hayvani ve hayvana bu ismi veren yuce sahsi kutlamak isterim; bir isim ancak bu kadar ogggrkturucu olabilirdi.
Neyse midemi bulandirmamaya calisarak, birkac kelam da bunlar icin edelim. Simdi su bilimsel alintiya dikkatinizi cekmek isterim: "Eski Misir'da bokbocekleri yasamin, olumsuzlugun ve varolusun simgesiydi. Misirlilar'a gore, gunesin evreleri yasamin evrelerini gosteriyordu." Pes dogrusu, ben de Misirlilari uygar bir toplum olarak bilirdim. Su dakika gozumden dustuler. Lafa bak olumsuzlugu simgeliyormus, hem de varolusu. Af buyurun ama bunlara simge icin baska bir haysiyetli hayvan bulamamislar mi?.. Cok teessuf ederim, cooook!..
Bu arada, bu hayvanlarin hakkini yemek de istemem tabi(zaten onlara ait hicbir seye dokunmak istemem), bunlarin faydali olduklari bir husus da var(mis). O da su ki, buyuk otoburlarin diskilarini yiyerek, dunyanin ekolojik dengesini koruyorlarmis. Goruyorsunuz iste adaleti, ekolojik dengemiz kimlere kalmis.
Bu igrenc hayvanlarin ask hayatina girmeyi gururuma yediremiyorum, merak eden varsa gitsin baska bir kitaptan okusun...
DEVE: Her zaman icin su stoku yapmalari bakimindan ne kadar da Istanbulludurlar bu hayvanlar. Ben bir de "Yok deve!" deyimini cok severim!.. Deveye demisler ki neden boynun egri, seklinde baslayan bir atasozu vardir. Ama ben bunu dogrulatamadim hicbir deveden. Hangisine sorduysam; bize simdiye kadar oyle bir sey sorulmadi; sorulsaydi elbette gerekli aciklamayi yapardik, dediler.
Develer, Hindistan, Pakistan, Afganistan ve Arabistan'da cok bulunur. Demek oluyor ki, Turkiye yerine Turkistan olsaymisik, bizde de cok bulunacakmis. Esasen bizde 'cus deve' si cok bulunur ama ben rastlayamadim, anlatanlarin yalancisiyim.
Develeri arastirirken ilginc bir hususu tespit ettim ki, bu husus el emegi ile gecinen insanlarla develer arasinda ortak bir yonun bulunmasi. O da her ikisinin de bol bol nasira sahip olmasi. Biliyorsunuz el emegi yogun olarak calisanlarin elleri nasir olur... Develer de sadece cokerek dinlenebildiklerinden iste bu yere degen yerleri nasir oluyor. Goruyorsunuz ki, arada kocaman da bir fark var; insanlar calisirken nasir tutuyor, develer dinlenirken. Bu da Allah'in bir hikmeti olsa gerektir.
Deve deyince bizim aklimiza hep cift horguclu olanlar gelir ama bir de tek horguclu olanlar vardir. Bunlarinkisi gercekten bir deve dramidir. Cunku, tek horguclu develer, cift horguclu olanlarca asagilanmakta ve dislanmaktadir. Buna ragmen tek horguclu develer kendilerini avutmasini gayet iyi bilirler ve soyle derler: Deve olana bir tek horguc yeter!..
Develerin ask hayati hep yalan-dolanla doludur. Cok basarili kur yapma becerisine sahip olan erkek develer, disi develeri cogu husranla biten ask hikayelerine surukler dururlar. Cunku, balim-cicim col firtinalarinda disi deveye 'askim, hayatim' gibi iltifatlar eden erkek devenin gercek niyetinin, disi devenin sirtindaki sular oldugu nice sonra anlasilir.
Develerle ilgili son bir bilgi ise sudur: Takriben M.O. 2570 yillarinda develer, devekuslari aleyhine babalik davasi acmis fakat kaybetmislerdir. Iste bu yuzden 'kusu' soyadini tasiyamazlar.
DEVEKUSU: Develerin su biriktirmeyenine ve bir cift kanata sahip olanlarina biz devekusu diyoruz. Ingilizler ise sanirim The bird of the camel filan diyorlardir!..
Aslinda devekuslari cok akillidir ha!.. Cunku, deveyi yardan ucuranin bir tutam ot oldugunu bildikleri icin kanat takma ihtiyaci duymuslardir....
ESEKLER: Efendim bu hayvan musvettesi hic utanmadan Atgiller familyasindan gelmektedir. Sen kalk boyle bir soylu familyadan gel, ama durmadan zirla; olacak sey degil sevgili okurlar. Ben inaniyorum ki, zamaninda atlardan bir tanesi sarhos bir aninda ihtiraslarina yenildi ve boyle ucube bir soy turedi.
Bu hayvanlar I.O. 4000'lerde evcillestirilmislerdir. Varin siz anlayin bunlarin ne kadar saftorik ve embesil bir hayvan oldugunu.
Ben onlar hakkinda atip tutuyorum ama, bunlar az yemle buyuk bir yuk tasima kapasitesine sahiptirler. O kadar ki, Hoca Nasrettin, ona yem vermeden yuk tasitmayi denemis fakat aldigi sonucu su sozlerle ozetlemek zorunda kalmistir: tuh be, tam acliga alisoyrdu ki oldu!.. Zaten o tarihten sonra da, bu olum olayini protesto etmek icin Nasrettin, esege ters binmeye baslamistir. Boylece tarihi bir gercekligi de ortaya cikarmis oluyorum.
Sipalarin bile ciddiye almadigi bu hayvana oykunerek ureyen 5 canli turu daha var desem bilmem inanir misiniz, degerli okurlar: Esekarisi, Esekdikeni, Esekhiyari, esekotu ve esekoglu essek!..
Etinden, sirtindan, nalindan, kargosundan yararlandigimiz bu hayvanlar, doner icin de bulunmaz nimettir dogrusu!..
FILLER: Ayirdedici ozellikleri kulaklarinin cok buyuk olmai olan bu hayvanlar, genellikle, istihbarat orgutlerinde istihdam edilirler ama vucutlari cok iri olup cok cabuk dusman kuvvetlere gorunduklerinden, genellikle gorevlerinin ilk birkac gununde sehit olurlar.
Bu hayvanlar cok mesut ve bahtiyar hayvanlardir. Bir kere 'Haydar Abi, benim seyim niye kucuk' diye bir sorulari ve sorunlari hic olmamistir. Ikinci olarak, hortumlari sayesinde dus cihazi icin masraf yapmalari gerekmez.
Kaleci olarak buyuk bir kapasiteye sahipseler de, yaptiklari degajmanlar genellikle stadyum disina ciktigindan pek faydalari olmaz. Ama, rakip forvetin gorus acisini daraltmada birebirdirler.
Ask hayatlari cok enteresandir ve ciftlesme mevsimleri cogunlukla kirik-cikikcilarda sonuclanir.
Atalarindan birinin adi Mamut olmasindan dolayi, insanlarla bir familya benzerligi oldugu seklinde iddialar ortaya atilmissa da; bunun Mamut ismini Mahmut sanan gerzek bir bilim adaminin marifeti oldugu anlasilinca, bu teori cabuk terkedilmistir.
GERGEDAN: Ayirtedici ozellikleri burunlarinin uzerindeki boynuzlari olan bu hayvanlarin gerdanlik nesnesiyle uzaktan yakinda alakasi yoktur.
Kimi turlerinde bir, kimi turlerinde iki boynuz vardir ve bu su demek olur ki; tek boynuzlu olanlar bir kere, iki boynuzlu olanlar iki kere esleri tarafindan aldatilmistir. Hic boynuzu olmayanlar ise, henuz eriskinlige erismemis olan korpecik yavrulardir.
Antartika'da, Avrupa'da, Mars'ta ve Venus'te bulunmayan bu hayvanlar, Afrika ve Asya'da yeterli miktarda bulunur.
Gergedanlarin uzunlugu 2.5 metre, yerden yukseklikleri 1.5 metre, kulaklarinin uzunlugu 27 cm, kalca genisligi 1 metre ve oynadigi tv dizisinin adi Deli Yurekli Gergedan'dir.
Cayirlik cimenlik yerlerde yasayan gergedanlar, bolgelerini sinirlarini cisleri ve kakalariyla cizerler. Bu da bize, onlarin henuz badana-boya hadisesini bilmediklerini gosterir.
Genel olarak insanlara saldirmayan gergedanlar, ureme mevsiminde insana tahammul edemez. Cunku, insanin kendisinden daha yakisikli oldugunu bildiginden ve esini elinden alacagi endisesi tasidigindan saniye sektirmeden boynuzunu insanin sey bolgesine yoneltir. Buna karsilik insanoglu da, 'gergedan boynuzunun afrodizyak etkisi vardir' diye bir bahanenin ardirna siginarak, olabildigince cok sayida gergedani topla tufekle katleder.
Saatte 45 km. hizla kosabilen gergedanin, bir BMW olmadigi ortadadir degerli okurlar.
GUVERCINLER: Bilmem ne familyasindan 250 kus turunun ortak adidir. Bunlardan renklerden nasibini almamis olanlarina kumru denir ki, onlar ayri bir baslik altinda incelenecektir.
Guvercinlerin en onemli ozellikleri, dini inanclarinin cok guclu olmasidir. Cami avlularindan ayrilmadiklarina gore, musluman olmalari da hayli muhtemeldir. Aksi gorusu savunanlar ise, guvercinleri daha bir kez bile namaz kilarken gormediklerine dair yeminler etmektedirler. Gercekten de onlari ya tikinirken gorursunuz, ya tunerken ya da su icerken.
Su icmek dedim de, butun kuslarin tersine guvercinler, suyu yudumlayarak degil emerek icerler. Ne isinize yarayacaksa, bu bilgide dagarciginizda bulunsun degerli okurlar.
Insan tarafindan evcillestirilen ilk hayvanlardan olan guvercinler, gecmiste insanin posta islerine de bakmislardir. Bir Osmanli tarihci padisaha yazdigi arzuhalde soyle der:
'Hunkarim, posta memurlari ve dahi ulaklar, mektuplari acip okumaktadirlar bu yuzden onlara itimat edemiyoruz. Ferman buyurun da, guvercinleri bu hususta egitelim.'
Arzuyu yerinde goren donemin padisahi bu dogrultuda bir karar almis ve guvercinlerin posta konusundaki saltanati, telefon, faks makinasi ve e- postanin icadina kadar surmustur.
Mardin denilen turu takla atmasiyla unludur ve bu ozelligi bircok politikaciya da ilham olmustur. Guvercinler evli ve uc cocuk sahibidirler.
KARINCALAR: Karincalar; "kac bin yillik hasretimin goncasi", "her biri bir cihan parcasi." Agustos bocegine imrenen karinca sayisi da az degildir belkim; kim bilebilir ki bunu? Cocuklar icin ise atli karincalarin ayri bir guzelligi vardir. Biz bu sekildeki karincalara suvari karinca da diyebiliriz aslinda, kim karisabilir ki?.. karinca kararinca, ne guzel bir deyim degil mi, ben cok severim.
KEDILER: Kediler gercekten de nankor hayvanlar olarak bilinir. Bu da soyle olur: Nan sozcugu kurtcede ekmek anlamina gelir; kor ise bildiginiz kordur. Yani, kediler yedikleri ekmegin korudurler... Sizden yerler ekmekleri,yemekleri; sonra da 'kim vermisti yahu bunlari' diyerek kor ayagina yatarlar. Bununla birlikte haksizlik etmis olmamak icin, son bir aya ait, kedilerle ilgili olan bir ani grubumu nakletmek isterim. Gecenlerde bir mangal sefasi yapmaya calismistik. Iste o gun bugundur bizim eve bir kedi ve yavrusu musallat oldu. Bu, cekirdek kedi ailesi her gece belirli bir saatte kapimizda... Iste bu ana- kiz baslangicta bize karsi etcil pozlar takindilarsa da, baktilar ki boyle bir cabalari sonucsuz kalacak, yogurda tav oldular. Biraz ekmek icini yogurda banip veriyoruz, bayila bayila yiyor keratalar. Neyse lafi uzatmayayim. Yalniz bu kedilerden anne olani cok deger bilen bir hayvan, bendeniz onune yogurtlu ekmek koydugum zaman, yemege Erol Tas gibi saldirmiyor. En az onbes dakika bacaklarima surtunup bana tesekkur ettikten ve ben 'hadi git kizim, yalakaligi birak da yemegini ye' dedikten sonra, ancak o zaman yogurtlu ekmegini yiyor.
KEKLIK: Fakir Baykurt' un Keklik adinda bir romani vardi ve etkilemisti beni. Cunku oradaki cocuga cok uzulmustum... Hain insanlara 'keklik soylu' derler ama gene de yakisikli hayvanlardir bunlar. Kumeslere koysaniz, butun tavuklari elinden alir horozun...
KELEBEKLER: Kelebekler Ozgurdur denir. Oysa omurleri ne kadar kisadir bu hayvanlarin. Filmlerde gorursunuz, doktor hastasina birkac gunluk ya da haftalik omru kaldigini soylediginde; o adam o zamana kadar yapmak isteyip de yapamadigi pek cok seyi yapmayi dusunur. Iste kalan bu kisa omrunde diledigini yapmakta ozgur sayar kendisini. Kelebekler de mi boyle acaba, yani dogduklarinda 12 gunluk ortalama bir omurlerinin kaldigini bildikleri icin mi ozgur sayiliyorlar biz insanlarca?..
KIRKAYAKLAR: Bu hayvanlarla ilgili olarak genelikle ayakkabi esprisi yapilir. Ben de gelenegi bozmayayim bari. Hakikaten de bunlarin ayakkabi alacak para bulmasi ayri bir dert; boyatmasi ayri bir dert, bagciklarini baglamasi ayri bir dert olurdu; eger ayakkabi giymeleri soz konusu olsaydi. Ne yazik ki bu hayvanlarin hayatlarinda gordukleri en son sey de genellikle, yukaridan pike yapan bir ayakkabinin tabani olur!.. Tum zorluklarina ragmen kirkayak olmak, yalinayak olmaktan iyidir zannimca!..
KOPEKLER: Canis Familiaris havhavus sulalesinden evcil bir memeli turu.
Evcillestirilmis ilk hayvan turudur bu silikonsuz sarkik memeli hayvanlar. O gun bugundur de evlerimize oyle bir yerlesmislerdir ki, Bodrum' a akrabalarin yanina tatile gidip de oraya yerlesen hominus girtlakusa asiri bir benzerlik gosterirler. Kedilerin de daha sonralari bu eve ortak olmak istemeleri aralarinda ezeli bir rekabetin dogmasina yol acmistir... Misafir misafiri istemez, ev sahibi hic birini, derler ya, aynen oyle. Bu ezeli rekabet nedeniyle evcil baska bir hayvan turu olan bu kedileri evcillikten cikartip, mezarcil yapmak isterler... Kediler cigere meraklidir, kopekler de kedi cigerine...
Evcillestirilmis itlerin atasi bozkurtlar olarak bilinir. Bozkurtlarin cok politik hayvanlar oldugu da bilinen baska bir gercektir. Her donem iktidara oynamislar; evcil olmanin yaninda devletcil olmayi da bir ilke olarak benimsemislerdir. Bozkurtlarin bir kismi koca koca gobeklerini doyurmanin zorlugu karsisinda kil kurdu olmayi yeglemisler, iddiasiz bir sekilde hayatlarini idame ettirmeye calismislardir...
Afrika' da yazili tarihin baslangicindan bu yana kopeklerin varligi bilinmektedir(anti- parantez, kimi lehcelerde kupek denmesi sizi sasirtmasin, bu da kopek demektir fakat romanca'dir). Buna ragmen bu itler tenezzul edip de bize iki satir yazi birakmamistir, bize yardimi olsun diye...
Toplam 42 dise sahiptirler. Onca kemik yalamalarina ragmen bes tanesini de insanlara verelim de esitlik saglansin demezler; oyle bet hayvanlardir... Halbuki boyle bir guzellik yapsalar, 37- 37 kardes kardes paylasmis olurduk. Akabinde biz de altta kalmazdik,oldukten sonra kemiklerimizi onlara bagislardik.
Bu hayvanlar aleminin alcak uyeleri(sadece danualar dana kadardir), 100 km. oteden isirilacak kicin kokusunu alirlar. Kulaklari da cok gelismis oldugundan, deprem olacagi haberini cok onceden duyarlar. Fakat gorme duyulari cok zayiftir, hirsiz diye beni isirdiklari cok olmustur. Ustelik asklarin fedaisi ve renklerin de korudurler. 50 tane iti bir araya getirseniz sariyi kirmizidan ayirdedemezler. Renkli tv' lerin cikmasi da bu hayvanlari depresyona sokan etmenlerin basinda gelmistir. Baska bir depresyon sebepleri ise, agaca tirmanan kedilerin pesinden gidemeyecek kadar gobekli olmalaridir...
Kopekler cinsel olgunluga erismek icin 18 yil beklemeyecek kadar uyanik hayvanlardir. Bir yilda duvarlara tirmanacak hale gelirler. Gebelik donemleri 9 hafta kadardir... Erkek itler iliskilerinde cok ozenlidirler... Dislerini fircalarlar, beyaz corap giymezler, bulasik yikarlar, onsevismeyi ihmal etmezler(seks sureleri yarim saat kadardir), kokan coraplarini disi it gormesin diye topraga gomerler, 'gene mi encikledin, sorumsuz kari' demezler, evlilik yildonumlerinde sokagin en verimli coplugune gotururler eslerini. Poligamdirlar, monogamdirlar, gamsizdirlar, homodurlar, her turlu melanet vardir bunlarda...
Yavrular, dogduklarinda kor ve sagirdirlar... Bu korluk ve sagirlik, capkin bir sahip ya da sahibe bulduklarinda da devam etmek zorundadir. Yoksa kemirecek kemigi zor bulurlar.
Kopekler cok turludurler. Hepsini bizim ezberleyebilmemiz mumkun olamadigi icin bunlarin tumune birden biz comar filan deriz. Nickname' leri ise kucu kucu' dur... En sert it bile bu kucu kucu lafina tav olur... Hemen o salak kuyrugunu sallamaya baslar... Yaz sicaklarinda boyle itlerden bes- alti tane bulundurmak serinleme ihtiyaci bakimindan gayet faydalidir...
Kopekler bir yonuyle cok hassas hayvandirlar; kulubelerinin onune 'dikkat kopek var, isirir' sekline tabelalar konmasindan rahatsizlik duyarlar. Ve sahiplerine derler ki: "Yahu belki bir gariban gecti, onu da mi isiracagim?"
Buna ragmen, kemik parasi diyerek, yerli yersiz pek cok insani isirdiklari da bir gercektir... Baska bir yon ise folklurumuzda it gercegidir. Itogluit tabiri, ogullara sirayet bakimindan essekogluessek ibaresine sasirtici olcude benzer.
Havlayan kopek isirmaz lafini soyleyen atamiz ise , bir hayli safdil olmali; yahu hayvan isirirken nasil havlasin ki, di mi ama?
Sayfanin basindan beri izahina calistigimiz itler, kimi insanlarin cinsel tercihlerine konu olmalari itibariyla da; diger hayvanlar arasinda hakli bir une sahiptirler...
Unlu sair Can Yucel, mealen soyle der:
Elimde bir tebesirle gezerim sokaklari
"Dikkat kopek var!" yazisini gordugum zaman bir yerde
Altina;
'evet dogrudur' yazmak icin!
KURTLAR: Bir de 'atil kurt!" vardir, bu hayvandan da hic haz etmem dogrusu; mecbur musun sen Tarkan' in kusune ortak olmaya?.. Cibilliyetsiz hayvan, ne olacak!.. Bunlarin en beter olanlari bagirsak kurtlaridir; normal kurtlar sizi disaridan yerken bunlar iceriden yerler ve yiyeceklerinize ortak olurlar. Narkotikcilerin kullandigi kurtlar yararli hayvanlardir ama mesleklerini icra ederken ister istemez muptela oluyor zavalli hayvanlar ve erken yasta da emekli edilmeleri gerekiyor malulen!.. Kurt deyince hemen akliniza kurt adam geldi degil mi? Ama korkmaniza gerek yok bunlardan, cunku kurt adamlari gumus kursunla oldurebilirsiniz. Gerci bunlar oldukten sonra vampire donusuyorlarmis ama o zaman da goguslerine bir kazik cakarsiniz ya onlari gunese cikartirsiniz. Amaan, hic mi korku filmi seyretmediniz canim!.. Ilginctir bir de kendini kurt adam sanma hastaligi varmis. Fakat bunlari gumus ya da baska bir kursunla oldurmemize yasalar izin vermiyor. Bunlari biz akil hastanelerinde tedavi ediyoruz. Kurtalan Ekspres' in ise adinda kurt sozu gecmesi nedeniyle buraya alindigini belirteyim. yoksa bu ekspresin kurtlarla filan dansi soz konusu degil. Kurtdereli Mehmet ise unlu bir gunescimizdir.
MARTILAR: Havada simit yiyen bir kus gordugunuzde bilin ki bu martidir. Bu hayvanlari, Istanbul' un copluklerinde de gormek mumkundur. Richard Bach' in Marti diye bir kitabi vardi ama benim gordugum martilardan hic biri, kitaptaki martiya benzemiyordu.
MUHABBET KUSLARI: Bir muhabbet kusumuz var iki senedir bir hece bile soyletemedik. Bununla birlikte, birkac gunluk falaka isleminden sonra her hangi bir ozel tv' de haber spikeri olacak kadar konusmayi ogreneceginden hic suphem yok. Siz bakmayin bunlarin parmak kadar olduklarina, deve kadar yem yiyor bu kanat cirpamayasicalar(bu samimi bir beddua degiiiiil)!
ORDEKLER: Pek matah bir hayvan olarak bilmezdim ben bunlari ama bir tarihte bir devlet kocamanimizin Cin' den getirttigi Pekin ordekleri pek degerli seylermis!.. Yesil basli govel ordek ucar gider gole karsi diye baslayan bir turku vardir, bilmem bilir misiniz?..
PANTER: Pembe panteri cok severim, bir zamanlar beni cok guldurmustur. Yani gorundugu kadar sert hayvanlar degildir panterler... Panter kalecileri ise her zaman takdir etmisimdir. Bir de kova kaleciler vardir ama panter nireee, kova nire!..
PENGUENLER: En sevdigim hayvanlardandir penguenler de... Cunku dogustan Besiktas' lidirlar onlar.
SIVRISINEKLER: Sivrisinekler de sinir hayvanlarin basinda gelir... Gene de ben, tv ziriltisi yerine sivri viziltisini tercih ederim. Bunlar icin terlik tersi hic sasmaz bir metottur... Seltoks meltoks ise bunlari ancak zevkten oldurmeye yariyor. Ben soyleyeyim de siz isterseniz gene hasere ilaci kullanin... Anofel adi verilenler sitma yapiyormus ama biz nereden anlayacaigiz ki, bizi isiran sivrinin hangi cinsten oldugunu?..
SOLUCAN: Solu canli olan bir toprak yok mudur acep bu Dunyada?.. Solu- cansiz bir toprak havalanabilir miymis hic!..
TAVUKLAR: (Pek cok imaya musait bu kelimeyi biraz didikleyeyim dedim)
Tavuk: Gallus cinsi ucamayan bir kus turu.
Tavugun eriskin erkegine horoz, eriskin kendisine tavuk, yumurtadan yeni cikan yavrusuna civciv(citir), genc ve fingirdek olanina pilic adi verilir. Bundan sonraki asamalarda duruma gore; izgara, sis, fred cikin, lades, Mudurnu, tavuklu lahmacun gibi adlar aldiklari da olur.
Tavuk mu yumurtadan cikar, yumurta mi tavuktan cikar, olarak bilinen meshur fasit dairenin pratik hicbir ehemmiyeti yoktur. Her iki durumu da kanitlayacak yeteri kadar ornek olay tespit edilmis bulunmaktadir. Kanitlanan baska bir husus ise, yumurtlamaya calisan bir tavugun, sipa dunyaya getiren bir esek kadar feryat figan edebildigidir.Bu figan sesini MP3 ile sikistirsaniz bile PC' nizde rahatlikla 200 MB' lik yer isgal eder.
Binlerce yil once evcillestirecegiz diye kendimize bagladigimiz tavuklari aslinda evde degil kumes kadar odalarda barindiririz. Ustelik bunlar yeteri kadar yumurtlayamadiklari zaman, "Avustralya' dan yumurta verimi yuksek hindim gelecek" diyerek tahliye ederiz(aslinda tahliye de edilmezler, bunlar resmen kesilirler).
Efendime soyleyeyim, kumes tabir edilen yerlerde umumiyetle 6- 7 adet tavuk, bir adet horoz ve bir tane de numunelik lavuk(horoz ve tavugun resmi nikahsiz iliskisinden dogan bir kumes hayvani) bulunur. Horoz ve tavuk irki, seriat otesi yaratiklardir. Cunku az once de belirttigim gibi bir herifine 6- 7 adet tavuk dusmektedir. Halden de anlasilacagi uzere horozlar poligamdirlar. Tabi, insanoglunun bahsettigi arpa- bugdayla poligam olmak kolaydir. Gel de asgari ucretle poligam ol da gorelim...
Horozlar cok hasindirler. Belki de hayvanlar aleminin en gaddar ev reisleridirler. Soyle ki; horoz efendi isinden kumese doner donmez, rahatlikla 'yemek daha niye pismedi ulaaynn' diyerek tavuklarin silsilesini didikleyebilmektedir. Tavuklarin 'erkegim, horozum, biz arpayi- bugdayi zaten pismemis yemiyor muyuz?' demeleri hic kar etmez. Gelecek cevap sudur: "Bak, bi de cevap veriyo, utanmaz kari!"
Kavga fasli bununla da bitmez... Evin reisi, yemini yedikten sonra, yedikleri bogazindan assin diye, su icmek uzere su kabinin yanina gittiginde de fircasini eksik etmez: "Yiieeyyyyyt, ben size demedim mi, Has-iki - O' nun, O' sunu fazla koymayin diye, ibiksiz karilar?" Iste boyle sudan bir sebepten de tavuklar dayak yemekten kacamazlar...
Tavuklar ailesi, nufus planlamasi konusunda cok hassastir. Her gun yumurtlayabilme kapasitesine sahip olmalarina ragmen; kumes sahibinden rica ederek her gun muntazaman kurtaj olurlar... Tavuk yasalari buna izin
vermektedir...
Horozlar , cok onurlu hayvanlardir. Bizimkiler adli dizide, horozlar cok dogusken gosteriliyor, diyerek bir keresinde 25 is gunu otmeme protestosu yapmislardir. Horozlarin bu eylemine, insan sulalesi 55 gun yem vermeme eylemiyle cevap verince, her hangi bir anlasma zemini olusmamis; iste o horozlarin hepsi hayatlarina lades kemigi olarak devam etmislerdir...
Horozlar cok da zeki hayvanlardir hani. Ornegin her hangi bir tavugu zirt- pirt yumurtlatmak icin onu follukla kandirabilirsiniz. Ancak, bir horozu asla sisme bir tavukla kandiramazsiniz. Horoz cinsellik olayini biraz sert yasadigi icin, iki gaga darbesinde neyin ne oldugunu hemen anlar.
Denizli' nin horozlari da otme ve dogusme verimleri yuksek bir horoz irkidir. Ancak, bunlarin sozunu etmeye degmez, cunku cok hemsericilik yaparlar... Bunlarda enternasyonalist bilinc su kadar(su kadar derken isaret parmagimin ucunu gostermekteyim) bile gelismemistir. Kavga dedin mi en onde giderler ama 'gel barisalim' dediginizde Turkce bilmiyor ayagina yatarlar...
Tavuk ve horozlarin ucamadiklari bilinmektedir diyemiyorum, sadece oyle sanilmaktadir. Bu hayvanlarin ucmamasi sadece ve sadece uyanikliliklarindandir. Kuslar ne icin ucarlar, yem ve su bulmak icin degil mi?.. Bunlar zaten kumeste varsa neden ucsunlar ki?.. Bu tavirlari da bize, bunlarin iq' larinin yuksek oldugunu gosterir.
Tavuklarin birden bire tavuk olmadiklarini, piliclik olarak adlandirilan bir evreden gectigini imlemistik. Tavuklar pilic olduklari donemde asla kumeste kalmazlar. Illa ki ya Istiklal Caddesi' ne, ya da Moda' ya filan takilirlar... Bunlar iyice tuylenmediklerinden, caddelerde her bir yerleri meydanda olarak gezerler... Bu durum insanlar icin cok hos bir durum arzederken, horozlar icin utanc verici bir durumdur.Cunku, piliclik evresini tamamlayip kumeslerine donduklerinde bunlardan yuzde doksandokuzu bekaretini yitirmis olur... Horozlar umumiyetle tavukoglantavuk bir tavukla evlenemezler...
Horoz dedigimiz bu magrur hayvanlar, folklorumuzda da hak ettikleri yeri almislardir: Erken oten horozun cucugunu keserler, gibi... Horozumu kacirdilar, damdan dama ucurdular turkusunun ise ilginc bir hikayesi vardir: Bir gun koyun veletleri, koyun en yakisikli horozunu kacirir ve damdan dama bu hayvancagizi savurtarak ucup ucmayacagini sinamak isterler... Tabi hayvancagiz ucamaz ve besinci sortiden sonra kic ustu yere cakilir... Iste bu turku, erlerinden olan 6 adet tavugun imece usuluyle meydana getirdikleri cok icli; duygu ve git git gidak yuklu bir ezgidir... Bu bahtsiz hayvanin turkusu hala soylenir oralarda...
" Ufff!.. Yavrum piliclere bak!.." ibaresi ise sokak folklorumuza renk katan baska onemli bir imgelem butunlecidir.... Yaaaa!..
TILKILER: Kurnaz olduklari suradan belli ki, oluleri bile "hatun" larin boynunda ikamet ediyor; oh ne guzel mis gibi yer!.. "Col Tilkisi" lerini ise gunahim kadar sevmem!..
YUNUSLAR: Ne guzel baliklardir onlar, insan onlara balik demeye utanir. Hele gozleri yok mu,sanki hep guluyormus gibidirler. Memeli hayvanlar biliyorsunuz ama ben daha hicbir yunusun sirf meshur olacagim diye, goguslerini tuta tuta resim cektirdigini gormedim. Ne de duydum!..
ZURAFA VE FARE: Birbiriyle en kucuk bir ilgisi olmayan bu hayvanlarin yanyana ne isleri var, diye dusunebilirsiniz. Ama asilnda makul bir gerekcesi var bunun. Cunku bunlardan birisi yukaridan, digeri de asagidan hatun kisileri caktirmadan rontgenleyebilirler. Bu hic akliniza gelmemisti degil mi?..
IKIBINLI YILLARDA TURKIYE VE DUNYA
(1997 yili baslarinda kaleme alinan bu yazi ikibinli yillara ait bir takim ongoruler icermektedir. Bugun itibariyle yeniden gozden gecirilen yazi, zamaninda Milliyet Gazetesinde yayinlanmis ve begeni toplamistir.Ust uste 50 kere okunsa bile, bir elli kere daha okunmaktan sikilinmayacak bir yazidir...)
Ahmet Necdet Sezer: Buyuk umutlarla Cumhurbaskanligina secilen
Ahmet Necdet Sezer: "Artik cumhurbaskani degisti, beni nikah sahitligine cagirip durmayin ulan hukuksuz yaratiklar!" diyerek hakli tepkilerini dile getirmistir. Nikah icin sirada bekleyen 50000 cift ise, "Vatandasa cifte standart uygulaniyor, bizim gunahimiz cumhurbaskaninin degismis olmasi mi?" diyerek tepki gostermisler ve nikah dairesi onundeki protestolarina gelinlere altin takmayarak devam etmislerdir...
Fatih Terim: Galatasarayin UEFA kupasini almasindan sonra verdigi
demecte: "Bu basari beni hic simartmayacak valla-billa; niha-ha-haho-ha... Di mi lan sakir sukur Hakan Sukur?..; demistir. Megalomani teshisiyle hastaneye yatirilan Terim, ;Bu hastaliktan yatan ilk teknik direktor olarak, bir ilke daha imza attim; diyerek, simarmaya devam ederken; poposuna 500 cc;lik bir igne zerkedilerek sakinlesmesi saglanmistir.
Coban Sulu : Turkiye Cumhuriyeti sinirlari icinde tadina bakmadik bir makam ve giyilmedik kasket birakmayan Cumhurbaba, 2002 yilinda Papaliga adayligini koyar... Vatikan'da, " Ben Vatikan daglarinda cobanlik ve rahiplik yaparken..." diye baslayan hikayeler anlatir... Sik sik semt pazari acilislarina katilmaktadir. 1974 yilinda SerBulent Ecevit' in Kibris fatihi olmasini icine sindiremeyen C. Sulu, 2000 yilinda sirasiyla Suriye, Rusya, Yunanistan ve Ãâ€Â°talya'ya iki kez olmak uzere savas ilan eder. Bununla birlikte buralari bombalamak suretiyle hava atacagi bir Monica' si olmadigi icin, genellikle muharebeler kisa omurlu olur. Yine 2000 yili icerisinde, herhangi bir darbeye maruz kalmadan ve sapkasini da alip kacmadan, cumluktan emekliye ayrilisina tanik oluruz... Izleyen gunlerde ise ;buldum buldum; diyerek Guniz Sokak;taki evinden firlamis ve ;suyun kaldirma kuvvetinden daha kuvvetli bir kuvvet olan ve beni yeniden politikaya sokacak olan Ombudsmanligi buldum; diyerek feryat figan eylemistir. Daha once ;Kurtar Bizi Baba; diyen genis halk kitleleri, Coban Sulu;nun evini kusatarak: ;Ombuds bizi Baba; seklinde sloganlar atmislardir.
Deniz By Call : 2010 yilinda sosyal demokratlarini birlestirecegini ve 2050 yilinda da iktidara geleceklerini soylemekte; Ser Bulent Ecevit' e serzenislerde bulunmaktadir. Kendisini CHP ile ve CHP' yi de Turkiye Cumhuriyetiyle ozdes sanmasi olarak tanimlanabilecek bir hastaliga yakalandigindan "ozdesenerasyon" teshisi ile 2052 yilinda ozel bir saglik kurulusuna yatirilir. 2060 yilinda Adnan Polat' i, Benjamin Tosak' i, Fatih Terim' i, Gordon Milne' i, Mehmet Ali Erbil' i, Guner Umit' i, Reyting Hamdi' yi, Levent Kirca' yi, Tarkan' i, Arto;yu, Kadir Inanir;i, Celik;i, Memoli;yi ve Ismail Turut' u cesitli yerlerden CHP milletvekili adayi yaparak secim kazanmayi ummaktadir. Derdini ummana dokmekte ve Kongreye inlemektedir.
Ser Bulent Ecevit : Kibris'a nasil cikarma yaptigini, Evren darbesine nasil
direndigini, AB ve ABD'ye nasil posta koydugunu anlatmakta ; Rahsan'a siirler yazmaktadir. Hem milliyetci, hem musluman, hem ozellestirmeci, hem solcu, hem de halkci oldugunu, cesitli beyanlarinda dile getirmektedir. Ancak ne Isa'ya, ne Musa'ya, ne de Sarah'a yaranabilmektedir... 1998 yilinda kendisine hukumet kurma gorevi verilen Ser Bulent, 6 yil suren nafile turlarinin neticesinde hala umdugu destegi alamadigi icin gorevi iade etmek zorunda kalir. Cumhurbaba' dan bir alti yil daha sure istemesine ragmen, talebi reddedilir. Omrunu DSP genel baskani olarak tamamlayacakken, koftiden Basbakanlik yaptigi bir esnada Apo yakalandigi icin sabah aksam ozel tim gorevlilerine iman tazelemektedir... En son 2000 yili Eylul ayinda, ayna karsisinda: "Yahu ben hala basbakan miyim Rahsan?" derken goruruz onu...
Cilli Kiz : Bir elinde Kuran, bir elinde bayrak; bankada dolar hesaplari; yalinin onunde jet sky ; cebinde pasaport; kulaginda ezan; koynunda tespih; basinda migfer; kutuphanesinde Das Kapital ile Bogaz sirtlarinda tatli tatli turlar atmaktadir. Esi Ucuran Cilsiz ise, Nazli bir hanimin ilimli programlarinda mono- talk sov yaparak gecimini saglamaktadir. Bogazlarindan haram tek bir kurus gecmemistir, fakat ayni sey tek bir dolar icin soylenememektedir. Kendisine servetinin kaynagi olarak acikladigi "cikin" i soran medya mensuplarina "cikin gidin!" demektedir... Apo' nun yakalanmasinda asil istihbarati, hakiki vatani olan ABD' nin haber alma orgutu CIA' nin yaptigini soyleyerek sisim sisim sisinmekte ve "Tansu ABD ile gurur duyuyor" demektedir. En son 2000 Temmuzunda, emekli cum Suleyman Demirel'e: Herkesin partisi kendine, derken izleriz onu...
Fethettin Erbakan : 2012 yilinda Faziletli Ferah Partisini kurmustur. Kanli, kansiz, az kanli, ya da orta kanli bir sekilde iktidara geleceklerini ileri surmektedir. Hak gelmis Bati ve batil zail olmustur. AB, ABD, ve masonlara kodum mu oturtma idmanlari yapmaktaysa da, bazi uniformali sahislarla karsilasinca esas durusunu gostermekte bir mahzur gormemektedir. Levent Orangutan ile Recai Kutan arasindaki benzerligin sadece "utan" hususunda oldugunu izah etmeye calismakla iyi bir sey yaptigini sanmaktadir. 2050 yilinda 312. maddeden 1 yil hapis cezasi alan Fethettin, emniyet guclerinin kendisini aradigini ogrenince: ;Bati geldi batil zail oldu, yetis ya ABD, yetis ya AB!; diyerek, semah ;donmustur...
Aysel Gurel : Sarki sozleri yazmaya devam etmektedir. Son olarak yazdigi, " Cak cuk da cik cik,sapur supur sip sak sak " seklindeki sarki sozleri, genis kitlelerce cok anlamli bulunmus ve dillere pelesenk olmustur. Devlet Planlama Teskilati yetkilileri, degerli soz yazarina bas vurarak, Bilmemkacinci 5 Yillik Kalkinma Planini kendisinin yazmasini rica etmislerdir. Adini aciklamak istemeyen bir yetkili(gerci sonradan aciklamak istedi de, bu sefer de biz kapris yaptik), su cumleleri de ekleme geregi duymustur: Vallahi, profesorlere bile hazirlatsak plan hedeflerini nasilsa tutturamiyoruz, bari hic degilse kulaga hos gelen bir kalkinma planimiz olsun!..
Abdullah Catli: Dunya uzerindeki herkesin onu Mehmet Ozbay olarak tanimis oldugu kesin bir sekilde ispatlanmistir. Hatta ve hatta annesi ve babasi da onu Mehmet Ozbay olarak tanidiklarini beyan etmislerdir. Kendisini Pamuk Prenses ve 7 cuceler olarak taniyanlara da rastlanmistir. Turkiye' nin 1996' dan sonra bir 50 yil kadar onunla gurur duyduktan sonra, 2046' dan itibaren hicap duymaya basladigi soylenir.
TV Kanallari : 2005 yili reyting olcumleri aciklandiginda, sasirtici bir bicimde tum tv kanallarinin; yuzde yuz izlenme payi ve yuzde yuz kufredilme orani ile ayni anda birinci olduklari gorulmustur. Dunya medyasi, bunun milyon yilda bir gerceklesebilecek bir olay oldugunu soyler ve sasirirken; Turkiye' de buna sasiran bir Allah' in kulu cikmamistir. 2020 yilinda Dunya RTUK' u Turkiye Cumhuriyeti' ndeki tv kanallarinin tumunu 1500 yil sureyle gecici olarak kapatmistir.
Avrupa Birligi: AB, Turkiye' nin 2010 yilinda aday adayi, 2015 yilinda aday, 2020 yilinda yarim uye ve 2030 yilinda da tam uye olmasini temenni etmistir. Bulent Baskan, AB' ye sert cikarak " Eger, 3000 yilinda tam uye olmazsak, uyelik basvurumuzu cekeriz ha !.." demistir. Bu ultimatomdan tirsan AB ulkeleri iki saniyeligine isilik olmuslardir...
Insan Haklari : 2999 yilinda tek bir joplanmaya, tek bir iskenceye, tek bir faili mechul cinayete, tek bir dusunce sucuna, tek bir tecavuze, RASTLANILDIGI hukumet yetkililerince aciklanmistir.
Hulya Avsar : Ikinci cocugunu canli yayin aracinda dogurmustur. Sovunda kucuk Iboyu gene kucagina oturtmak istemektedir,ancak gecen zaman icinde Ibo buyuyup,serpildiginden; Hulya cekinmektedir.Uykularinda Wimbledon,
Wimbledon diyerek sayiklamaktadir... En son 2000 haziraninda, programinda gosteri yaptirdigi hipnozcu gavurun, kendisini hipnoz ederek tecavuze yeltendigini iddia ederek savciliga basvurur.
Sosyalizm : Hakliyiz kazanacagiz!..
Kapitalizm : Haksiziz kazanacagiz!..
Bilgisayarlar : Yuz bin beygir gucunde ilk bilgisayar yapilir. Insanoglunun buyuk ruyasi gerceklesmistir. Bu bilgisayarla sanal ortamlarda zengin olunmakta; bogazda oturulmakta; mercedesle gezilmekte; Istanbul bir ucundan bir ucuna onbes dakikada gecilebilmekte; tank ruhsati alinabilmekte; citir yenebilmekte; duldul eyerlenip zulfikar kusanilabilmektedir. Gercek ortamlar ise, bundan farkli olmakta; ekmek zamlanmaya devam ederken; elektrik, su, telefon faturalari gelmeye devam etmektedir...
Milletvekilleri: Bes trilyonluk toplanti salonlarinda oturup, 50 kusur milyar da maas alan mebuslar, memlekete bes kurusluk bir fayda saglamamaktadirlar. Uniformaya selam, cukkaya devam, siariyla hak bildikleri yolda dogru bir sekilde ilerlemektedirler. 2000 yilinda Galatasaray'in UEFA final macinda tam kadro hazir bulunarak, memlekete buyuk faydalari olur!..
Millet : Muhtac oldugu kudret, damarlarindaki asil kanda tembel tembel
dolasmaya devam etmektedir...
Cocuk Esirgeme Kurumu : Allah esirgemis ve esirgenecek cocuk kalmadigindan tumu kapatilmistir. Bundan en buyuk sikintiyi, zirt - pirt bu kurum yararina konserler vererek hava atmayi adet edinenler cekmistir...
Pop Dunyasi : Butun popcularin nur topu gibi birer tv dizileri ve birer manken sevgilileri olurken; butun top 10 ve top 1500 listelerinde ilk siralari isgal eden sarkicilarin kasetlerinin hic satmadigi hayretle gorulmustur. "Manda yuva yapmis sogut dalina" adli eserin klibinde de yari ciplak kadinlar kulanilmasi uzerine bir grup izleyici RTUK' u basarak "Cus deve, bu kadar da olmaz artik!" demislerdir.
ABD : Once Sovyetler Birligi, sonra Ãâ€Ã‚±ran ve Suriye'yi ve en sonunda da Irak'i
dunyanin bas belasi ilan eden bu ulke, en en son olarak sune zararlilarinda karar kilmistir. Sune zararlilarinin bulundugu tarla ve bahcelere BM baris gucu askerlerinin konuslandirilmasi konusunda BM' ye ve Kuba'ya baski yapmaktadir.Jery Levis baskan ABD sampiyondur. Altinci filo, Mars'a dogru hareket etmistir. Clinton, Manisa' ya yerlesmistir. Dustin Hofman Fenerbahce'ye transfer olmustur. Rocky 99'un cekimleri surmektedir. Mc Donald's, Sanli Urfa'ya sube acarak, Ãâ€Ã‚±bo' ya meydan okumaktadir. ABD yetkili organlari tipki Ãâ€Ã‚±ngilizlerin bes cayi gibi, her gun saat 07: 30- 08: 5o arasi zaman dilimini "Irak' i Bombalama Saati" olarak tespit etmislerdir.
Yesil Cam : Yesil Cam, hollywood ormanlarina karsi amansiz bir mucadele vermektedir. Televizyon kanallarina program yapmayan aktor ve aktris kalmamistir. Uluslararasi sinema piyasasinda Eskiya'dan sonra en buyuk basariyi CETE filmi kazanmistir. 99 dalda Oscar'a aday gosterilmesine ragmen, sadece en iyi organizasyon Oscarini alabilmistir. Yesil Cam, son donemde cektigi siyasi filmlerle cam devirmeye devam etmektedir.
Milli Egitim : Mecburi egitim 25 yila cikartilmistir. Bunun sonucunda isportacilar bile 9 - 10 dili sakir sakir konusurken; milletvekilleri , dogru durust Turkce konusma konusunda bile buyuk bir beceriksizlik sergilemislerdir.
Ekonomi : Pireler filleri yutmakta ve ekonomi tikirindadir. Mega birinci sinif ekmek 5 milyon lira; normal birinci sinif ekmek 3 milyon lira ve halk ekmek ise, halkin bile artik alamayacagi bir fiyattadir. Dis borclar toplami 2 trilyon dolar; ic borclar toplami 1 trilyon dolar; tatli hayaller toplami 500 trilyon dolar ve tum alacaklarimiz toplami ise 3 bin 500 liradir. Ancak hala Bir Turk Dunyaya Bedel' dir ve Ne Mutlu Turkum Diyene' dir...
Hukuk : Zamlari protesto eden memurlar ile harclari protesto eden ogrenciler adam basi 500 yil hapis cezasina carptirilirken; cesitli kalibrede cete mensuplari ortulu odenekten adam basi 500 milyar lira armagan cezasina carptirilarak, cezalarini cekmek uzere Kanarya adalarina kapatilmislardir... Devlet yetkilileri: Bizim de gonlumuz Avrupa standartlarinda bir hukuk mevzuati istiyor ama bir turlu kivamini tutturamiyoruz; ya cok civik ya da cok kati oluyor, demislerdir.
Globallesme : 2040 yilinda globallesme islemleri basariya erdirilmis; Mars, Merih ve Jupiter ile irtibat kurularak,UZAYLILASMA kavrami hayata gecirilmeye baslanmistir. Uzaylilasma cabalarina uzaylilarin direnmesi sonucunda 2 kez galaksiler savasi cikmis ve bu savasta; 3 milyon uzay yaratigi ile 2 milyon dunya yaratigi can vermistir.ABD, bu savasta da bir punda getirip Irak' a iki tane roket sallamistir. ABD uzaya da baris goturmekte israr etmektedir. Bilindigi uzere ABD'nin daha once baris goturmeye calistigi yerlerde milyonlarca insan olmus ya da sakat kalmisti.
Pariteler : Dolar ve Mark, bir iner bir cikarken; Turk lirasinin istikrarli dususu devam etmektedir. Dusenin dostu bulunmamakta, ayakta olanlarin yaninda ise bir yigin yalaka para birikmektedir. TL'nin deger kaybi karsisinda olaganustu gundemle toplanan TBMM, olagan bir olaymis gibi para birimimizin dolar olarak degistirilmesine karar verir. Paramizdan uc sifir atilir, ancak halkimiz eksilen uc sifirin eksikligini hissetmesin diye alti sifir ilave edilir.
Universiteler : Tum universitelerde ogrenim sureleri 40 yila cikarilarak ve dahi ogrencilerin gec mezun olmalari saglanarak, issizlik sorunu cozumlenmistir. Mezun olan ogrencilerden erkek olanlar is, kadin olanlar ise es bulma problemi yasamaktadirlar. Bir sekilde bir araya gelenler ise as sikintisi cekmektedir.
Memurlar : Isini bilen memurlar, son model mercedesleriyle kaza ustune kaza yaparken; isini bilmeyen memurlar ise, yaya yurume tekniklerini gelistirerek, yollari asindirmaktadir. "Kurtar bizi baba", "Kurtar bizi amca", " Kurtar bizi pasa", " Kurtar bizi diger akrabalar" sloganlari nesilden nesile bir cig gibi yayilmaktadir. Zincirlerinden baska kaybedecek bir seyleri olmayanlar, durduklari yerde bir sey de kazanamamaktadir. Buyuk bir tevekkulle gokten dort elma dusmesi beklenmektedir.
Duygu Asena : Son olarak yazdigi " Aslinda Yok da Yok " kitabi satis rekorlari kirmaktadir.
Hande Ataizi : Hic de Ata'nin izinden gitmemektedir.
Kemal Sunal : 2700 yilinda hala gosterimde olan Saban filmleri yuzde 96 izlenme payiyla prime time'da birinciligini surdurmektedir... Sanatcinin olumunden sonra, filmlerinin reytinginin iyice artmasindan sonra, kuyruga giren bir grup aktor ve aktris: Biraz da biz olek; demislerdir...
Ask : Ikibinli yillarda, onca guzel sey varken; insanlar hala birbirlerine asik olmaktadir. En uzun ask 45 dakika surmektedir. En kisa ask ise, ereksiyon suresi kadardir. Neslini korumayi basarabilmis tek hetoroseksuelin, Himalayalarda bir magarada yasadigi sanilmaktadir. Gelisen teknolojiyle penis boyu 45 santime cikartilabilmis, ancak bu boyuta kadinlarin hakli olarak itiraz etmeleri neticesinde, yeniden " fonksiyon (islev) " teorisine geri donulmustur. Kadin- erkek esitligi konusunda bir aciklama yapan Esitlik Bakani, bu konunun acilen 3002 yilinda meclisin gundemine getirilecegini ifade etmistir. Zina yapan erkege, zina yapan kadina gore iki kat daha fazla ceza verilmesi benimsenirken; namus cinayeti isleyen erkeklerin cezalarinin yuzde bin besyuz oraninda azaltilmasi kabul edilmistir. Feministlerle macolarin 2050 yilinda yaptiklari futbol maci 5 - 5 sonuclanmis ve feministler hukmen yenik sayilmislardir. Yapilan arastirmalarda, aslinda askin
oldugu fakat nerede muhafaza edildiginin bilinmedigi sonucuna varilmistir.
Son zamanlarda moda olan sanal asklarda ise, bir cok sanal hamilelik olayi gerceklesmis ve sanal kurtaj olaylarinda bir patlama yasanmistir. Sanal devlet hastaneleri sanal kurtajlar icin genellikle 15 ay sonrasina gun verdiklerinden, pek cok istenmeyen sanal dogum meydana gelmistir. Sanal nufus sayimiz 250 milyona ulasmistir.
Sohret : 2625 yilinda televizyon kanallari sayisi 6 milyona cikarken, sohret olmadik bir Allah'in kulu kalmamistir. Sohret olmayanlar da, sohret olamadiklari icin sohret olmuslardir.
Sinekler : Kucukleri mide bulandirmaya devam ederken, buyukleri kimseyi enterese etmemektedir.
Sigara : Dunyaca yurutulen kampanyalar etkisini gostermis ve herkes sigarayi birakarak; esrar ve eroine baslamistir. Sigara taraftarlari " Maltepeme dokunma" sloganiyla ciliz bir kampanya yurutmelerine ragmen, basari saglayamamislardir. Sigara tiryakileri, "Ah Bir Atas Ver" isimli turkuye klip cekilmesi yonundeki isteklerini yetkili muzikcilere iletmislerdir.
Trafik : Trafik canavari, dun de tatil yapmamis ve 35 tane can almistir. Her sene uretilen milyonlarca otomobilin nerelere park edildigine bir turlu akil sir erdirilememektedir. Otomobil kelimesindeki "mobil" sozcugunu atmanin zamani gelmistir. Her ailenin, her ferdinin 7 bisikleti, 5 otosu, 3 helikopteri, 2 tiri, bir jeti ve 75 tane de cep telefonu vardir. Neden vardir o da bilinmemektedir.
AIDS : AIDS'e care bulunmus, fakat olume care bulunamamistir.
Rambo : 2088 yilinda kurtarilacak bir dunya zararlisi kalmadigi icin, tek ayak uzerinde durma cezalisi ilkokul ogrencilerini kurtarmakla mesguldur.
Gonul Yaralari : Her ne kadar zaman, butun dertlerin ilaciysa da; kis kisligini, kus kuslugunu yapmaktadir.
Makyaj : Premulud hipozomlu sampuanlar sayesinde, saclarimiz eskisinden daha canli, daha uzundur. Kadinlarin ve askin gozu iyice korlestiginden; erkekleri ancak kokularindan taniyabilmektedirler. Kimi kadin ise, erkegi para harcamasindan tanimaktadir. Cirkin kadin yoktur, erkek tavlayamayan kadin vardir, gorusu genel olarak benimsenmistir.
Espri Anlayisi : Genel olarak espri anlayisi Hakan Sukur'un espri anlayisi
duzeyindedir. Toschak esprisi son yuzyilin en hit esprisidir. Stand up denilen ayaga kalkik mizah turleri, 'oturuk' mizahlara karsi bir ara ustunluk saglamislarsa da, ayakta fazla kalip yorulduklarindan, durum sonradan oturuk mizah lehine gelismistir.
Televole : En son olarak Ilyas Salman da " maraba Televole" demistir.
Malezya'da kendisinin gercek televole oldugunu iddia eden bir programa rastlanmistir. 2075 tarihinde "maraba televole" diyecek bir Allah' in kulu
kalmadigindan program yayinina ara vermistir.
Edebiyat : Emek vermeden para kazanmak bayagi moda oldugundan, sonunda romancilar da pes edip, sadece onsoz ve kitap kapagindan olusan urunler vermeye baslamislardir.
Gazeteler : 2020 yilinda itibaren artik okuyucusu filan kalmadigindan sadece ek olarak cikmaktadirlar. Kimi gazeteler promosyonla verilecek bir hediye bulamadiklarindan; dileyenlere, gazeteyi iade ettikleri takdirde paralarini geri vermektedirler.
Internet: 3000 yili itibariyle internet kullanicilarinin sayisi 2 milyara dayanmistir. En buyuk sikayetler internet baglantilarinin yetersizliginden kaynaklandigindan ;Baglandi yollarim kaldim caresiz; turkusu, beynelminel bir turku olma basarisini yakalamistir... Artik dost sohbetleri su sekilde cereyan etmektedir:
- Nbr olm?
- Iym, ysn?
- Val. Bnd iym.
- Colcoc?
- Onlr iy.
- Hd. Hsck.
- Snd...
- By..
- B...